2021-2022 Sezonu Genel ( Transfer Dedikoduları, Yapılanma , Kesinleşen transferler)

[kerasus]

Ben şunu merak ediyorum; eleştiri tabiki iyidir; kişinin eksik, düşünmediği yönleri görmesini sağlar ona lafım yokta bu adam bir gün kulübün borcunu 0,yazıyla sıfır liraya indirirse artan parayı kar olarak kendine alması eleştirilecek mi?
 O gün gelirse, inşallah gelir, ben eleştiren tarafta kesinlikle olmayacağım. 

Buradaki herkes başkanı benden daha iyi tanıyordur, ona eminim ancak şu da bir gerçek: Kulübün seyirci ve taraftar profilinin belki de %90'ı benim gibi seyirci statüsünde oluşan profilde, maça gösteri ve bir show olarak bakıyor. Bu durum böyle iken insanlar eleştirilere, mazeretlere değil gerçeklere bakar. Giresunsporla çok az ilgisi olan adam gerçeklere bakar.
Sonuç olarak bu spor bir şov sporu.

Arada kendinle çelişmesen ve en önemlisi hırsızlığı savunmasan aslında güzel yazmışsın. 

Öncelikle ilk boldladığım paragraftan başlayayım. O gün geldiğinde, yani borç sıfırlandı diye artan parayı kendine alırsa eğer; o gün ben eleştiren değil, ana avrat dümdüz giden tarafta olucam. sizin orda belki hırsızlık çok büyük marifet sayılabilir ama bizim buralarda hırsızlık çok matah bişey sayılmaz. Örneğin bende Devlet memuruyum, çalıştığım kurumda da yeri geldiğinde ücret tahsil ediyorum. Sen demekki benim yerimde olsan tahsil ettiğin ücretten verilen hizmetin maliyetini düşünce üzerini cebe indiregandi yapacaksın demektir. Ve bunu da açıkça söyleyebiliyorsun, maşallah kardeşim sana. 

Ayrıca borç ilerde sıfırlanırsa değil, şuan hala sıfırlanmadıysa sağlam cukkalanmış demektir. klüp tarihinin hiç görmediği kadar para kasaya girecek ve sen bir forvet dahi alamayacaksın ucuz kadro kurucam diye. parayı sordukları zamanda o para yok bu para yok, soranlar küçük bir grup bilmemne cart curt. Bu şartlarda ne borcu yahu çoktan kasanın artıya geçmiş olması gerekiyor. En basit bir soru karşısında bukadar gocunmasından belli oluyor zaten paraların ne olduğu. 

Gelelim ikinci boldladığım paragrafa.. işin Şov kısmında anlarım tabi, hatta itiraf etmende güzel. Yalnız o bahsettiğin SHOW un ne anlama geldiğini iyi düşün derim. Sence gecesini gündüzüne bu takımla yatıp kalkan(biraz mübalağa içerir) insanların yeri gelip övdüğü yeri gelip eleştirdiği yorumları mı daha gerçektir yoksa senin haftanın 2 saati izleyip eğlendiğin SHOW gösterisi mi gerçektir? Giresunsporla çok az ilgisi olanın bakıp gördüğü mü asıl gerçeklerdir yoksa hafta boyu heryerden klübü takip edenlerin gördüğü mü daha gerçekçi olabilir bir düşünmek lazım. 

Ayrıca eleştiri hakkında ilk paragrafta ayrı ikinci paragrafta farklı bir yorumun var. çok çelişkili. Son olarak, eleştiriler mazeretler diye aynı cümle içinde geçmez. Birbirine tam zıt taraftalardır. Mazeret dediğin şey, eleştiriye karşılık yalan yanlış savunma biçimidir, yani birbirine zıt taraftadır. Dolayısıyla aynı cümle içinde sıralama olarak yazılması çelişki oluyor. 

Sen şimdi bunları okuyunca edebiyat parçalamış ukala falan diyeceksin. Hah işte bende aynısını dedim senin yazını okuyunca. Hem takip etmediğini söyleyip hemde takımı takip edenlerin fikirlerini yalan yanlış kendi izlediği şovu ise hayatun gerçeği sanmak ukalalıkta nirvanadır bana göre. O yüzden detaylıca açıklayayım dedim. Anlayıp anlamama tercihi sana kalmış.

[maicon_28]

@kerasus

kanka ben de senin gibi düşünüyorum.
Sadece spor camiası değil, herhangi bir alanda, sektörde cukkalama işi yapamam. Yaparsam vicdanım rahat etmez, gece başımı yastığa rahat koyamam. Benim kültürüm böyle, bana öğretilen böyle. Seninle aynı safta olduğumu belirterek girizgah yapmak istedim

Peki sorum şu; bu başkanlar herhangi bir çıkarı olmadan sadece gönül bağı ile mi başkanlık yapmalı ? YOKSA illa bir çıkarı olacaksa; kulüpten para cukkalama, haksız kazanç elde etme, 1 liralık ürünü kulübe 10 liraya alarak değil de; usulüne uygun şekilde kendi reklamını yaparak, şehirde ve üst kademelerde prestij elde ederek vb. şeyler ile ve bunların sonucunda "dolaylı" yoldan belki bir çıkar/avantaj mı sağlayabilir ?

[kerasus]

@maicon_28

Kanka söylediğim bu devirde bir ütopya gibi ama olması gereken bu bence. 

Bir kere gönül bağı zaten olmazsa olmaz. İş adamı kimliğinin yanında gerçekten giresunspor taraftarı olmalı. Taraftardan kasıt bizim gibi deplasman yapan trinünde omuz omuza yapan değil. Örneğin İstanbulda Bağcılar bld başkanı Lokman Çağrıcı geliyor aklıma. Bir siyasi olarak yardım etmekten ziyade takımı gönülden de sevdiğini hissediyorum açıkçası. Klübe başkan olurken de amaç maddi çıkar yada manevi tanıtımdan ziyade klübü daha ileriye taşımak amacı taşımalı. Gerisi zaten kendiliğinden geliyor. Mesela şehrin siyasilerinden ziyade bakanlar ile direkt iletişim halinde olabiliyorsun gerektiğinde. Yerel bir işadamı iken tüm Türkiye seni tanımaya başlıyor ve seviyor. Mesela bak ben Lokman Çağrıcı'nın olduğu siyasi partiyi desteklemem ama kendisini çok severim. Bu tanınırlığın maddi getirisi de oluyor tabi. Örneğin normal hayatta randevu dahi alamayacağın Ali Koç gibi bir işadamı ile sürekli iletişim halinde olduğunu düşün. (bu örneği zamanında başkasından görmüştüm ama çok doğru). 

Ama bize yakın geçmişte bu tanıma uyan son kişi Fatih Kitapçı idi. Sonraki gelenlerin hepsi ya hamuduyla götürdü, ya çaktırmadan yolunu bulmaya çalıştı ya da kendi reklamına çalıştı. Hatta bunların birden fazlasını yapan dahi oldu. Ama hiçbirisinin aklının ucunda Giresunspor olmadığı çok net. Ama mesela Hakan başkan kendi reklamını yapmaya çalışırken işin cılkını çıkarmaya başladı son zamanda. Hatta kendi reklamını yaparken süper ligde para da tatlı gelmiş gibi duruyor.

[kty28]

Ben şunu merak ediyorum; eleştiri tabiki iyidir; kişinin eksik, düşünmediği yönleri görmesini sağlar ona lafım yokta bu adam bir gün kulübün borcunu 0,yazıyla sıfır liraya indirirse artan parayı kar olarak kendine alması eleştirilecek mi?
 O gün gelirse, inşallah gelir, ben eleştiren tarafta kesinlikle olmayacağım. 

Buradaki herkes başkanı benden daha iyi tanıyordur, ona eminim ancak şu da bir gerçek: Kulübün seyirci ve taraftar profilinin belki de %90'ı benim gibi seyirci statüsünde oluşan profilde, maça gösteri ve bir show olarak bakıyor. Bu durum böyle iken insanlar eleştirilere, mazeretlere değil gerçeklere bakar. Giresunsporla çok az ilgisi olan adam gerçeklere bakar.
Sonuç olarak bu spor bir şov sporu.

Arada kendinle çelişmesen ve en önemlisi hırsızlığı savunmasan aslında güzel yazmışsın. 

Öncelikle ilk boldladığım paragraftan başlayayım. O gün geldiğinde, yani borç sıfırlandı diye artan parayı kendine alırsa eğer; o gün ben eleştiren değil, ana avrat dümdüz giden tarafta olucam. sizin orda belki hırsızlık çok büyük marifet sayılabilir ama bizim buralarda hırsızlık çok matah bişey sayılmaz. Örneğin bende Devlet memuruyum, çalıştığım kurumda da yeri geldiğinde ücret tahsil ediyorum. Sen demekki benim yerimde olsan tahsil ettiğin ücretten verilen hizmetin maliyetini düşünce üzerini cebe indiregandi yapacaksın demektir. Ve bunu da açıkça söyleyebiliyorsun, maşallah kardeşim sana. 

Ayrıca borç ilerde sıfırlanırsa değil, şuan hala sıfırlanmadıysa sağlam cukkalanmış demektir. klüp tarihinin hiç görmediği kadar para kasaya girecek ve sen bir forvet dahi alamayacaksın ucuz kadro kurucam diye. parayı sordukları zamanda o para yok bu para yok, soranlar küçük bir grup bilmemne cart curt. Bu şartlarda ne borcu yahu çoktan kasanın artıya geçmiş olması gerekiyor. En basit bir soru karşısında bukadar gocunmasından belli oluyor zaten paraların ne olduğu. 

Gelelim ikinci boldladığım paragrafa.. işin Şov kısmında anlarım tabi, hatta itiraf etmende güzel. Yalnız o bahsettiğin SHOW un ne anlama geldiğini iyi düşün derim. Sence gecesini gündüzüne bu takımla yatıp kalkan(biraz mübalağa içerir) insanların yeri gelip övdüğü yeri gelip eleştirdiği yorumları mı daha gerçektir yoksa senin haftanın 2 saati izleyip eğlendiğin SHOW gösterisi mi gerçektir? Giresunsporla çok az ilgisi olanın bakıp gördüğü mü asıl gerçeklerdir yoksa hafta boyu heryerden klübü takip edenlerin gördüğü mü daha gerçekçi olabilir bir düşünmek lazım. 

Ayrıca eleştiri hakkında ilk paragrafta ayrı ikinci paragrafta farklı bir yorumun var. çok çelişkili. Son olarak, eleştiriler mazeretler diye aynı cümle içinde geçmez. Birbirine tam zıt taraftalardır. Mazeret dediğin şey, eleştiriye karşılık yalan yanlış savunma biçimidir, yani birbirine zıt taraftadır. Dolayısıyla aynı cümle içinde sıralama olarak yazılması çelişki oluyor. 

Sen şimdi bunları okuyunca edebiyat parçalamış ukala falan diyeceksin. Hah işte bende aynısını dedim senin yazını okuyunca. Hem takip etmediğini söyleyip hemde takımı takip edenlerin fikirlerini yalan yanlış kendi izlediği şovu ise hayatun gerçeği sanmak ukalalıkta nirvanadır bana göre. O yüzden detaylıca açıklayayım dedim. Anlayıp anlamama tercihi sana kalmış.

Kendimi şöyle açıklayayım: Giresunsporluk başkanlığı sırf gönül sevgisi var diye yapılamaz. Yöneticiler bulundukları makamda kendi gelirlerini elde etmelidirler. Başkanın "bütün hesaplarımız ortada, herkese ne kadar ödeme yaptığımız ortada sorun söyleyelim" çıkışı, doğru ise ne kadar parayı kendine ayırdığını da görebilmeliyiz ve sizin benim bunu sormam onu gocundurmamalı. Çünkü hırsızlık değildir.
Siz karşı bir fikre sahipseniz maaşınızı devlete iade edebilirsiniz.
Diğer paragrafla ilgili;Kibirli birisi değilim, mazeret kısmı olmamalıymış haklısınız.
Fikir alışverişimizin çözümü basit:Bence yapabileceğinize inanıyorsanız başkan adayı olun.

[kerasus]

Kendimi şöyle açıklayayım: Giresunsporluk başkanlığı sırf gönül sevgisi var diye yapılamaz. Yöneticiler bulundukları makamda kendi gelirlerini elde etmelidirler. Başkanın "bütün hesaplarımız ortada, herkese ne kadar ödeme yaptığımız ortada sorun söyleyelim" çıkışı, doğru ise ne kadar parayı kendine ayırdığını da görebilmeliyiz ve sizin benim bunu sormam onu gocundurmamalı. Çünkü hırsızlık değildir.
Siz karşı bir fikre sahipseniz maaşınızı devlete iade edebilirsiniz.
Diğer paragrafla ilgili;Kibirli birisi değilim, mazeret kısmı olmamalıymış haklısınız.
Fikir alışverişimizin çözümü basit:Bence yapabileceğinize inanıyorsanız başkan adayı olun.

Hiçbir başkan hiçbir klüpte şukadar parayı kendime ayırdım diyemez. Çünkü HIRSIZLIKTIR. 

Son cümlenize gelince; Eleştirdiğim şeyi yapacak kadar bilinçsiz birisi değilim. Eleştirdiğim şey ne? Paran yoksa ne diye başkan oldun sağdan soldan dileniyorsun. Bende malesef okadar zengin değilim. Dolayısıyla sırf başkan olayım herkes bana para versin bende onunla kendi reklamımı yapayım diye başkan olamam. Yaşınız kaç bilmiyorum ama hiç olmazsa bunu kavrayabilirsiniz sanmıştım, yanılmışım. 

Kendimi şöyle açıklayayım: Giresunsporluk başkanlığı sırf gönül sevgisi var diye yapılamaz. Yöneticiler bulundukları makamda kendi gelirlerini elde etmelidirler. Başkanın "bütün hesaplarımız ortada, herkese ne kadar ödeme yaptığımız ortada sorun söyleyelim" çıkışı, doğru ise ne kadar parayı kendine ayırdığını da görebilmeliyiz ve sizin benim bunu sormam onu gocundurmamalı. Çünkü hırsızlık değildir.
Siz karşı bir fikre sahipseniz maaşınızı devlete iade edebilirsiniz.
Diğer paragrafla ilgili;Kibirli birisi değilim, mazeret kısmı olmamalıymış haklısınız.
Fikir alışverişimizin çözümü basit:Bence yapabileceğinize inanıyorsanız başkan adayı olun.

[genoa28]

Sezon bitti, sportif olarak çok net başarılıyız ama ekonomik ve kurumsal yapı olarak net başarısız kapattık sezonu, hiç sanmıyorum ama yönetimsel bazda bu sezondan umarım ders çıkarılır.

Hem başkan hem hoca devam ediyor görünen o, 44 yıl sonra çıktığımız ligde problemler ve amatorlukler yaşadık ama daha güçlü kadro kurmak lazım bu sezon için, bir çok kiralık oyuncunun olması sıkıntı verici tabi ama eldekilerden maksimum sayı ile devam etmek lazım

              OKAN
ZEKI - ? - ALEX - AZİZ
     TRAORE - FLAVİO
    ?   - CHIQU  -  ?
                 ?

KALE=ONURCAN-GOKTAN-DOĞAÇ
BEKLER=HAYRUŞ -?
STOPER=SERGEN - ?
ÖN LİBERO=EROLCAN - ?
MERKEZ ORTA SAHA= ?
OFANSİF ORTA SAHA= ?
KANATLAR= SERGİO - DIABATE
SANTRAFOR= UMUT - ?

En iyi ihtimalle kiralık Okan, Aziz, Flavio, Diabate, Chiquinho kalsa bile 11'e atacağımız iyi ihtimalle 4, kulübeye 6 toplam 10 transfer lazım, kalmasını istediğimiz kiralıkların hepsini tutamayacağımıza göre bu sayı 12-13 bile olabilir, yine epey haŕeketli bir transfer sezonu bizi bekliyor, bu sezon karavana attık ama özellikle ön tarafa bu sene soru işareti olmayan transferler yapmak lazım.

[semiko]

Sezon bitti, sportif olarak çok net başarılıyız ama ekonomik ve kurumsal yapı olarak net başarısız kapattık sezonu, hiç sanmıyorum ama yönetimsel bazda bu sezondan umarım ders çıkarılır.

Hem başkan hem hoca devam ediyor görünen o, 44 yıl sonra çıktığımız ligde problemler ve amatorlukler yaşadık ama daha güçlü kadro kurmak lazım bu sezon için, bir çok kiralık oyuncunun olması sıkıntı verici tabi ama eldekilerden maksimum sayı ile devam etmek lazım

              OKAN
ZEKI - ? - ALEX - AZİZ
     TRAORE - FLAVİO
    ?   - CHIQU  -  ?
                 ?

KALE=ONURCAN-GOKTAN-DOĞAÇ
BEKLER=HAYRUŞ -?
STOPER=SERGEN - ?
ÖN LİBERO=EROLCAN - ?
MERKEZ ORTA SAHA= ?
OFANSİF ORTA SAHA= ?
KANATLAR= SERGİO - DIABATE
SANTRAFOR= UMUT - ?

En iyi ihtimalle kiralık Okan, Aziz, Flavio, Diabate, Chiquinho kalsa bile 11'e atacağımız iyi ihtimalle 4, kulübeye 6 toplam 10 transfer lazım, kalmasını istediğimiz kiralıkların hepsini tutamayacağımıza göre bu sayı 12-13 bile olabilir, yine epey haŕeketli bir transfer sezonu bizi bekliyor, bu sezon karavana attık ama özellikle ön tarafa bu sene soru işareti olmayan transferler yapmak lazım.

Defansı iyi kurarsan kaleye onurcan'a okeyim ben. kaleci oynadıkça gelişir. dün akşam bana güven verdi . ha okan kadar penaltı çıkaramaz belki çok iyi top çıkartmalar yapamaz ama onu bir şekilde tamamlarsın . 
aziz anlaşma 1 senelikti. kiralık değildi. kalır mı bilmem ama kalırsa iyi olur. 1 sene daha bizi yerli sınırında iyi götürür. zekinin form grafiği sene geçtikçe düşüyor seneye daha da düşebilir tabiki. kesinlikle takımda kalsın derim ama sağ bekte sıkıntı yaşarız hayruş ile değişmeli oynarlar. hayruş yetenekler belirli ancak şapkadan tavşanda çıkarabiliyor.  orta alanda flavio traore kesinlikle kalmalı. oraya yerli de kesinlikle 3 kişi lazım. çikinyo kalırsa eğer yedeklemek için hem ileride hem ortada oynayabilecek bir yedek. koşabilse çekdar olsun diyeceğim ama çok koşabildiğini sanmıyorum. çikinyo kalmalı mı bilemedim yani dün akşam bi sorguladım çok top ezdi ancak verdiği katkı da ortada. kararsızım. diabate eğer ücreti çok çok yüksek değilse ben kalsın isterim. evet saç baş yolduruyor sövdürüyor aidiyet duygusu yok disiplin yok ama adana demir maçında yaptığı asist sene başından beridir attırdığı goller ( asist olarak değil atak başlangıcı vs. ) beni ortada bıraktırdı. sergio nun hızı çok iyi değil iş yapmaz diyorum ama  ya adam ne zaman laf söylesem ağzıma tıkıyor laflarımı bi hareket yapıyor rakibi geçiyor gidiyor. stopere türk bulamayız o tandem yabancı olacak . orta alan yabancı 3-4 kişi. kanatlar 2 yabancı forvet 1 yabancı . totalde ilk 11de 6-7 yabancı yapıyor. umut düzenli olarak oynasa bence iş yapar ama oraya yabancı gelince yine hamle oyuncusu olacak . bence oraya bulabilirsek genç yabancı bulalım rotasyonda iş yaptıralım. 3. forvet ise kanatları yedekleyebilsin . tek forvet oynayan takıma üst düzey forvet alırsan sıkıntı yaşarsın . bozbağ'ın kadrosunda 1 yabancı 1 türk 1 de kiralık oluyordu . o sistem güzel ama umut nayirde yedek kalsın istemem . 
muhammed gümüşkaya gibi bir oyuncu bulsak bizim için iyi olur . sol kanat ön taraf ve orta saha aynı anda yedekleyebiliyor. iş görür. barış alıcı ismi geçti eskihellaç geçti . bunlar olur eskihellaç bek bile oynar. barışta rotasyonda iş yapar.