STSL 30.Hafta | MKE Ankaragücü 3-1 Giresunsporumuz | 20 Nisan 2023 Perşembe | 17:00

[sy200028]

Sergio ve Sainz konusunda katılıyorum. Gerçi Sainz ı ben beğeniyorum diyebilirim diğer oyuncularla kıyaslayınca. Topa baskı yapmaya çalışan gerçek manada pres yapan tek oyuncu takımda. Ama her ikisi içinde sorun bence tamamen mental. Hakan hocayı artık 3. sezon çok iyi tanıyoruz hepimiz. Çok iyi bir taktisyen, oyunu okuyabiliyor falana diyen 1 kişi bile çıkmaz heralde. Alt ligde şampiyonda yapsa zayıf kadroyla süper ligde de tutsa ne taktik teknik bilir ne oyunu okulabilir, sadece ezbere oyuncu değişiklikleri ile maç iler kenardan. Ama onu başarılı yapan şey her şartta takımı motive edebilmesi ve mücadele azmi takım ruhunu oluşturabilmesidir. O takımda yarattığı aile ortamı ile başarılı oluyor. Şimdi ise bakıyorsun Ankaragücü ligin zayıf takımlarından birine karşı mağlubiyeti kabullenip çıkmış maça, kafada düşürmüş bile takımı. İmam osurursa cemaat sı..armış derler. Takımda teknik direktör böyle olunca oyuncular motive olmamasını normal karşılıyorum. 

Yalnız Bajic konusunda katılmıyorum. Tamam kadro leş, kendisine top gelmiyor adam akıllı. Ama kırk yılda bir top gelecek gibi oluyor, savunmayı etkisiz halde yakalıyoruz ama oda ne? ceza sahasında Giresunspordan kimse yok. Bajic efendi orta sahada takılıyor o esnada. Kardeşim sen forvetteki bölgeni bırakıp orta sahaya yada savunmaya yardıma gidiyorsan, top bize geçtiği anda fırlayacaksın hemen rakip ceza sahasında yerini alacaksın. Takım kanattan cez sahasına girerken sen o esnada elin belinde orta sahadan maç izleyemezsin. Ha bulduğun pozisyonlarda gol atma oranını çok yüksek tutarsın, tamam bizde bu hatalarını görmeyiz zaten. Ama senin bölgeni terk etmen yüzünden hem birçok pozisyonumuz başlamadan bitecek, hem bulduğun pozisyonu kaçıracaksın. E bu nasıl forvet demezler mi? Hayır geri gittiğinde olumlu işler yapsa amenna yine alkışlayacam. Ama geriye geldiği zamanda topu ezmekten başka bişey yapamıyorki. Dünki maçta orta sahadan çıkarken top kendisine geldi, soldan bindiren bir takım arkadaşı vardı, verse kanattan tehlike yaratabilirdi. Ama Bajic hiç sağına soluna bakmadan direk ezbere topu defansa geri pes yaptı. İçerdeki Ümraniye maçı olması lazım, tam önümde gerçekleşen bir pozisyonda.. Orta çizgiyle taç çizgisinin orada bir türlü topla vedalaşamadı, inatla pas vermeyince pres karşısında topu kaptırdı ve Ümraniye ani atağına dönüştü, sonunda çok tehlikeli bir noktadan frikik ile sonuçlandı. İstanbul maçında 3 e 2 pozisyonda kontraya çıkarken Bajic yavaş hareketlerle rakip savunmanın yerleşmesini bekledi ve pas hatası yapıp karşı atakta İstanbulspor golüne dönüştü. Yine Antalya maçında dokunsa gol olacak pozisyonda topu kontrol etmeye çalışırken kaptırdı ve yine dönen top kalemizde gol oldu. Tamam her forvet gol kaçırır, bu dünyanın her yerinde böyledir. Ama forvet dediğin en fazla gol kaçırır, bizimki takıma gol yediriyor yahu. 

------------------------------------------------------

Konudan bağımsız(aslında biraz bağımlı da neyse).. 
Şuan Arsenal-Southampton maçına bakıyorum arada. Premier lig lideri Arsenal Lig sonuncusuna karşısında kendi evinde 1-2 geride(bunu yazarken şimdi 3 oldu).. %70 topa sahip olma ile oynuyor ama pozisyon bulmakta çok zorlanıyor bir türlü boş alan bulamıyor kendi evinde lig sonuncusuna karşı. Evet biz bir Southampton değiliz ama karşımızda da hiçbir zaman Arsenal çıkmayacak rakip olarak. Olay hücum yada savunma oyunu oynamaktan ziyade, her ne yapıyorsan layıkıyla yapacaksın. Savunma yapmak istiyorsan topa baskı yapacak, rahat top oynatmayacaksın kendi aralarında bile pas yaptırmayacaksın rakibe.

İster kabul edelim ister etmeyelim  bu takımın tek gol ayağı bajic kaleye şut çeken gole en yakın adam  alternatifi yok maalesef keşke olsa.Yerine giren ondan daha berbat. Ceza sahası dışından veya içinden kaleye şut çekemiyoruz çekilen şutlar sinek vızırtısı gibi şut çekecek futbolcumuz en iyi şut çektiği ayağına topu çekerken rakip basıp alıyor.  Savunma konusuna gelince biz kendi kendimize güya savunma futbolu oynuyoruz alan daraltıp rakibe pozisyon vermeyip hızlı ve etkili kanatlarımızla olmayan golcümüzle gol atmaya çalışıyoruz hucumda ya penaltı ya da rakip eksik kalırsa bişiler yapmaya çalışıyoruz. Defansa gelirsek hucumda harcayacağımız enerjinin on katını defans yaparken harcıyoruz. O kadar bunalıyoruz ki başlıyoruz bireysel hatalara rakip ceza sahasına kadar elini kolunu sallayarak geliyor anlamsız yerlerde saçma sapan fauller yapıyoruz. Ya da penaltıya sebebiyet veriyoruz. O kadar hucuma can dayanmıyor tabiki ayağına top geçen 20 metre ileriye vuruyor kısır döngü halinde bu devam ediyor. İki pası zor yapıyoruz top ayağa gelir gelmez herkes kendini yere bırakıp faul alma derdinde ayakta kalma derdinde degil   ne kazancı varsa artık. Hucumda on toptan sekizinde ofsayta yakalanıyoruz.Bazı maçlarda orta sahayı dahi geçemiyoruz  Yazılacak çok şey varda yazmayla olmuyor maalesef bizim maçı kazanmamız için 80. Dakikadan sonra gol bulursak belki oda ızırıap içinde dakika sayarak  izliyoruz.